1.06.2012

Hoşgeldin




Nasıl olacak diye merakla beklediğim günlerin birinde, bir sabah gelmeye karar verdin. Herkes uykudayken farkettim yola çıktığını, once güzel bir duş aldım, sonra doktoru arayıp bilgi verdim. Hastane saatini kararlaştırdığımız zaman da babanı uyandırdım. O ana kadar bir sen bir ben biliyorduk kavuşacağımızı. Sonra zincir gibi birbirine bağlandı halkalar. Bir saat içinde sevdiğimiz, görmek istediğimiz herkes hastanede yanımızdaydı.

Hep diyordum ya sesini duyup sağlıklı mı diye sorduğumda tam olacak herşey bende diye. İlk çığlığını duyduğumda seninle birlikte ben de ağlamaya başladım. Sonra elimi tutan babana dönüp sağlıklı mı diye sordum. Baban evet diyince gözyaşlarım sel oldu aktı.

Sonra seni kucağıma verdiler. Bembeyaz yüzünün ortasında kıpkırmızı, kiraz kırmızısı dudaklarını bükmüştün. Altına bir öğücük kondurdum, gözlerini açıp bana baktın. O gözleri gördüğüm zaman anladım ki ben hayatta kimseyi gerçekten sevmemişim.

Benim hayatım hiçbir zaman tıkır tıkır işleyen bir saat gibi olmamıştır ya, birsürü aksilik bizi buldu bu sefer de. İnsanların hayat boyu unutmak istemeyeceği anıları, benim hayat boyu hatırlamak istemeyeceğim anılara dönüştü. Günlerce hastaneden çıkamadık. Uykusuzluktan, halsizlikten ve moralsizlikten gece yarısı hastane koridorlarında öğürürken bile o ilk anki bakışlarını bir kez daha görebilmek için ayağa kalkıp yanına geldim. Ne uyudum, ne yemek yedim. Sadece sen gözlerini bir kez daha aç da bana bak istedim.

Ama bunca şeyin arasında bile bir kez bile ağlamadan, sanki anneni daha da üzmek istemiyormuş gibi bir kez olsun sizlanmadan herşeyi atlattın ya. O zaman dedim ki benim çok cesur bir oğlum var. Adın gibisin sen. Kararlılığın ve istikrarın karşısında hiçbir yaprak, hiçbir toz duman bırakmadan esip hissettiriyorsun kendini. Poyrazsın sen. Annen gibi baban gibi boğa burcusun.


Şimdi evimizdeyiz. Aylarca senin için hazırladğım odanda mışıl mışıl uyuyorsun. Birazdan karnını doyurmak için uynacaksın. Ve ben seni doyururken kokunu içime çektiğimde, her seferinde olduğu gibi yeniden doğacağım. İyiki geldin, iyiki bizi seçtin. İyiki bu yaştan sonra aşk’ın ne demek olduğunu bize yaşatıyorsun.

Hoşgeldin.






Devamı için tıklayın..