Birçok arkadaşım tavsiye etmişti bana kurutma makinesini. Ama nereye koyarim, gereksiz bir masrafmı acaba diye düşüne düşüne ertelemiştim hem neler kaybettiğimi bilmeden. Evimiz üç odalı bizim. Biri yatak odamız, diğeri çalışma odamız, diğeri de giyinme, çamaşır kurutma ve ütü olarak kullandığımız bir oda idi. Fakat bunlardan birini Poyraz'a oda yapınca yatak odamız dışında kalan diğer odayı resmen bir ardiye odasına çevirdik desem yeridir. Büyükçe bir gardrop, irice bir şifonyer, duvardan duvara bir kütüphane ile oda tamamen doldu. Hatta o kadar doldu ki evimin ev sevdiğim yerlerinden biri olan, bütün yazılarımı yazdığım çalışma masam bile balkona çıktı.
E durum böyle olunca da çamaşır kurutma ve ütü için de aynı odayı kullanır olduk. Odanın o kadar çok işlevi vardı ki, mesela iki saat odayı toparlamasam kapıdan taşacak kadar karışıyordu. Burasi bizim evimiz, başka bir odamız yok falan diye avuttum kendimi. Çamaşırları mayıstan sonra havalar düzelince ekime kadar falan balkona asıyorum zaten dedim. Ekimden sonra da bakarım dedim. Ta ki Poyraz'ın kıyafetlerini yerleştirmek üzere yıkayana kadar. Ufacık tefecik bir sürü kıyafeti bir makinede yıkadık yıkamasına ama el kadar şeyleri yıkamak kısa programda 30 dakika, asmak ise 45 dakika falan sürdü. Bu arada tecrübesiz annenin el kadar görünen penye battaniyelerin hepsini tek makinede yıkamak istemesiyle aşırı yükleme snucu makine bozuldu ve ıslak çamaşırların hiçbirini sıkmadan bana geri verdi. Herbirini küvette elle sıkarak tam anlamı ile kurutmak da yaklaşık 3 koca günümü aldı.
Poyraz geldikten sonra daha sık çamaşır yıkayacağımı düşünerek, bu cinnet anının da cesareti ile bir anda kurutma makinesi aliverdik, ve iki saat sonra gelip kurdular.
Ben hayatımda hiçbir ev işinde böyle bir konfor yaşamadım. Bir kere bir sürü çamaşırı tek tek psikopat gibi silkeleyerek, belli yerlerinden mandalla bir yerlere tutturmaya çalışmak yok. Sonra onların minumum iki gün ortalarda durması yok. Çamaşırlığa sığmayan çarşaf battaniye gibi şeyleri kapı üstlerine sermek, habersiz bir misafirde önce onları toplamaya çalışmak yok. Ortada çamaşır kuruma askısı, mandal gibi ıvır zıvırlar yok. En ama en avantajlı tarafı da birsürü çamaşırı ütülemek yok! Evet yanlış durmadınız, kullanmayanlar için özellikle söylüyorum. Kurutma makinesi çamaşırları sanki üzerine ütü sürülmüş gibi sıcacık çıkarıyor. Bu sırada pijama, evde giyilen tisort, iç çamaşırı, çarşaf gibi şeyleri düzgünce katlayıp elinizle düzelttiğiniz an ütülenmiş gibi oluyor. Yani ütü içi bir tek gömlek ve yakalı tisortlere kalıyor, - ki bu bile bir kurutma makinesi almak için çok yeterli bir sebep.
Fiyatına gelince. Benim aldığı makinenin beş katı fiyatına bile makine var. Biri yünlüleri de kurutuyor, biri bilmemne yoğuşturmalı, biri A sınıfı enerji şeysi. Valla üç makine çamaşır yıkayıp aynı anda kurutturuyorum, böylece enerji tasarrufunu kendim sağlıyorum. Yünlüleri her zaman her giyişimde havalandırır çok şeyrek yıkarım, onu da kurutmayıversin.
Diyeceğim şudur ki şiddetle tavsiye ediyorum. İlk kullandığınız gün benim gibi başınızı taşlara vuracaksınız. Ama zararın neresinden dönerseniz kardır!
Devamı için tıklayın..