16.04.2013

 Once klavyemdeki S harfim bozuldu, hamileydim hatta. Zaten kafamı toparlayip birseyler yazmak icin gereken konsantrasyon sürem oldukça düşmüştü. Oturup yazı yazmayı birak, bir filmi bile sonuna kadar izlememiyordum. Sonrasi malum gelişmeler zaten biliyorsunuz. Bilgisayarimin kapagini acmadigim aylar oldu. Dünyadan bilhaber yaşadım. Biraz biraz buraya yazıp rahatlamaya çalıştım, baktım ki içinde bulunduğum durumla yüzleşmeye bile gücüm yok ondan da vazgeçtim. Geçen hafta dinlediğim bir psikiyatristtten öğrendim ki yaşadığımın adı ''kaygi bozuluğu'' imiş. Her 100 anneden 4 ü kaygi bozukluğu yaşıyor ve sonucunda da kendine ya da bebeğine zarar veriyormuş. Ne yüksek bir oran değil mi? Açıkcasi itiraf etmek gerekirse kendime de zarar verdim. Fiziksel olarak değil belki ama ruhumu ezdim.  Bunca yıl buraya bu kadar tatlı şirin şeyler yazmışken şimdi böyle şeyler yazıyor olmak beni çok üzüyor ama sanirim gerçeklerle yüzleşmek ya da sağolsunlar benden haber bekleyenlere haber vermem gerekiyor.

Hala ciddi bir kaygi bozukluğum var. Mama sandalyesinden masaya uzenip bir parça ekmek alıp güzelce kemiren, ya da uykusu geldiginde elimden tutup beni yatağına götürecek kadar net, olumlu bir oğlum olmasina rağmen, bana göre her gün yemeyecek ya da uyumayacak bir oğlum var. 11 aydir 3 gece disari ciktim, ne yapiyor diye merak etmekten ne yediğimi anladim ne içtiğimi. Bir kez anneme bırakıp londraya gittim, uçaktan iner inmez ağlama komalarına girdim. Bakıcıya biraktigim ilk gün evin önündeki bir ağacın arkasına saklanıp evi gözekledim. En sevdiklerimden onlara vakit ayiramadigim icin kahreden cümleler duydum. Çocuğum olmadan önce eleştirdiğim ne varsa onu yapar oldum.

Ama tünelin ucunda bir isik görüyorum. Bir iki adım atsam gerisi gelecek, o aydinliga kavusacagim. Hamile bile kalmadan noktaladigim bir projem var, 2 yildir askıda. Onu sizlere duyurduğum gün ben uyanmışım demektir.

Sibeldigim, çok teşekkür ederim, ben de seni çok seviyorum ve özledim, en çok istediğim şey aranıza dönmek inan.

Lamacigim, iyiyim çok şükür, ama bundan iyi günlerim olmuştu:)

Nihancigim, minik kuzuyu kokluyorum, destek verdiğin icin beni anladigin icin cok tesekkur ederim.

Ve destek veren, benimle aynı şeyi yaşayan herkes, yanımda olduğunuzu hissettirmeniz nasil iyi geldi, iyiki varsınız.
Devamı için tıklayın..